HER ŞEY SENDE GİZLİ
Yerin seni çektiği kadar ağırsın
Kanatların çırpındığı kadar hafif...
Kalbinin attığı kadar canlısın
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç...
Sevdiklerin kadar iyisin
Nefret ettiklerin kadar kötü...
Ne renk olursa olsun kaşın gözün
Karşındakinin gördüğüdür rengin...
Yaşadıklarını kar sayma
Yasadığın kadar yakınsın sonuna
Ne kadar yaşarsan yaşa,
Sevdiğin kadardır ömrün...
Gülebildiğin kadar mutlusun
Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin
Sakın bitti sanma herşeyi,
Sevdiğin kadar sevileceksin...
Güneşin doğuşundadır
Doğanın sana verdiği değer
Ve karşındakine değer verdiğin kadar insansın
Bir gün yalan söyleyeceksen eğer
Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın...
Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret
Ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın
Unutma yağmurun yağdığı kadar ıslaksın
Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak.
Kendini yalnız hissettiğin kadar yalnızsın
Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü.
Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin...
İşte budur hayat!
İşte budur yaşamak!
Bunu hatırladığın kadar yaşarsın
Bunu unuttuğunda
Aldığın her nefes kadar üşürsün
Ve karşındakini unuttuğun kadar
Çabuk unutulursun
Çiçek sulandığı kadar güzeldir
Kuşlar ötebildiği kadar sevimli
Bebek ağladığı kadar bebektir
Ve her şeyi öğrendiğin kadar
Bilirsin...
Bunu da öğren,
“Sevdiğin kadar sevilirsin”
İKİ SATIR
Her günün akşamı kalem elimde
İnan iki satır yazamıyorum
Bir bir dolanıyor sözler dilimde
İnan iki satır yazamıyorum
Bu hasret gerçekten bitirmiş beni
Bana çok görüyor severken seni
Kaldıramıyorum yorgun bedeni
İnan iki satır yazamıyorum
Bıraktığın izler gönlümde ne çok
Dokundukça yakar sanki kızgın ok
Kağıt kalem nemli çizgi desen yok
İnan iki satır yazamıyorum

Gönül hep zora tutsak idi, hep uzaklara bağlı
Bir suret çizmiştim yüreğimin ortasına
Bir “sen” vardı içimde senden öte
Bir “sen” vardı içimde hep ulaşılmaz
Acı, keder, elemle beslenen bir “sen”
Sen geldin, öldürdün içimdeki “sen”i
Öldürdün benim öldüremediğim ölmeyeni
Artık ne nakış kaldı ne sevda
Seni gönlüme bağladığım ilmikler çözüldü
Bilmeceler cevabını buldu artık
Sen geldin çözüldü bu sevda.
Yirmi dokuz harfin anlatmaya yetmediği
Kelimelerin, şiirlerin, destanların bile
Anlatmada aciz kaldığı
O el değmemiş, o ulaşılmaz sevda
Dolaşıyor şimdi dillerde
Artık ne sır kaldı ne sevda
Sen geldin; eridi, yok oldu, öldü bu sevda
Dışarıdaki sen girmeye çalıştın içime
İçimdeki “sen”in mahremiyeti yok oldu,çıktı dışıma
Duydu artık herkes.Ne sır kaldı ne sevda
Baharlara güz, dillere söz oldu bu sevda
Sığmazdın türkülere.Oysa şimdi türkü misali dillerdesin
Şarkılarda hep sen varsın
Öyle basit anlatıyorlar ki artık seni…
Artık ne sır kaldı ne sevda
Bak her dilde sen her dilde biz
Her telde sen ve her telde biz
Ceylan gibi yoz oldu
Rüzgarlara toz oldu
Her ele bir saz oldu bu sevda
Bir kural vardı: mahremiyet, sır ve sevda
Ve bunların kanunu-yüreğimin kanunu-
Artık ne kural kaldı ne kanun
Ne sır ne de sevda
Yalnız ölü bir suret:içimde ölen “sen”
Dışarıdaki sen çiğnedin kuralı
İçimdeki mahrem “sen”
Öldürdüler de çıkardılar seni dışıma
Artık ne kural kaldı ne kanun
Ne sır ne de sevda
Sen geldin bozuldu bu sevda
Çatık kara kaş yok artık karşımda
Öfken yok,zorluk, ulaşılmazlık yok
Dağlar yok,karanlıklar,ıstıraplar
Kederler,acılar, elemler yok
Nerdeler şimdi aaah! Nerdeler?
Söyle.öldürdün de nereye attın
Yüreğimin “sen”ini besleyen çileleri
Artık hepsi yok oldu hiçbiri kalmadı
Artık ne kural kaldı ne kanun
Ne sır ne de sevda
İçimdeki “sen” öldü ve
Mezar taşıma yazıldı bu sevda.
BEN SENİ ÖZLEMİŞİM
Şiir tadındaydın sevgili
Su gibi yudum yudum
Hava gibi nefes nefes
Ekmek gibi dilim dilim
Ben seni özlemişim…
Gözbebeklerinde yüzümü
Dudaklarında adımı
Hayalinde düşümü
Canım deyip gülüşünü
Ben seni özlemişim…
Niçin dolar gözlerim
Niçin bulurdum ben
Her şarkıda seni
Niçin her hüzünlü şiir
Derinden dağlarmış yüreğimi
Ben seni özlemişim…
Yokluğunda üç gece
Titrediğini ellerimin
Delice çarptığını
Yaralı yüreğimin
Saklasam bilmeyeceksin
Bilmelisin ki bir'sin
Her an benimlesin
Ben seni özlemişim…
Nereden baksan ayrılık
Nereden baksan yoksulluk
Nereden baksan sensizlik
Ölüm gibiymiş bana
Yaşayıp bilmeliymişim
Ben seni özlemişim…
Uykusuz gecelerde kalmayı
Senle sevdalara uyanmayı
Yangınlarda suya kanmayı
Yeniden sana sevdalanmayı
Ben seni özlemişim…
Ayrılık nasıl olurdu
Ölüm gibi yokluğun
Sensiz gecelerde benim
Bir şey var farkında olduğum
Ben seni…
Yanı başımda iken özlemişim...

Beni burada bulumayacaksın
Sanma ki 24 şubatı hatırlayacağım
O günü ve seni unutacağım,neden mi?
Beni göremediğin için,
Bense seni tanıyamadığım için
O gün bir facia idi hayatımda
Öyle kalacak
Şu deprem vardı ya onun tarihi olacak
O gün…….. ve ben her yıl o günü
Deprem faciası olarak hatırlayacağım
Aslında ben seni unutmak için sevmemiştim,
Öyle olacak görünen
Neyse sana yolculuğunda
Mutluluklar
“seni düşünen bir yürek var”
deme bana, düşünmediğin ortada
Seni tanımadan önce ağlıyordum
Ağlıyordum ya
Tanıdığım günde
Hala ağlıyorum
Bu sefer sen ağlatıyorsun
Beklememiştim ya senden bunu
Sende öyle çıktın
Hain çıktın
Şimdi anlıyorum,ben seni değil
İçimdeki özlemi
Aşk özlemini sevmişim
Layık değilmişsin sevgime
Kapatmak istiyorum ya seni
Bırakmıyor içimden bir şeyler
Olsun yinede bitireceğim seni
O özlemi de terk edeceğim seninle
HOŞÇA KAL CANIMSIN BENİM
Biliyorum belki ki geç kalınmış
Bir evet
Sana evet diyorum
Gece gözlüm
Sevgine
Sadakitine
Saygına
Evet diyorum
Belki kadının olamadım ama
Çocuklarının annası olmaya
Bir ömür boyu
Sevgine sevgi
Saygına saygı
Sadakatine sadakat
Ruhumda senle
Kalpimde yaban bir gül
Sana geliyorum
Sevgisine karşılık bulamamış bir kardelen gibi
Aşkından deli divane olmuş leyla gibi
Acımı hasretimi içime gömüp
Sana geliyorum
Gece gözlüm
Selvi boylum
Evet diyorum
Sana
BİR SEVGİLİ İSTİYORUM
Yoksulluğu paylaşacak günüm güneşim olacak,
varlığı aşkta arayıp herşeyi bende bulacak;
garip gönlümün dilinden söylemeden anlayacak,
yalnızca benim olacak bir sevgili istiyorum,
yalnız benim olacak bir sevgili istiyorum.
Kaderse cefaya derde benimle karşı koyacak,
kötü günde iyi gün bilip yanımdan ayrılmayacak;
zavallı şu yüreğimin her gün teselli bulacak,
yalnızca benim olacak bir sevgili istiyorum,
yalnız benim olacak bir sevgili istiyorum.
Mutluluğu beraberce ömür boyu yaşatacak,
sıcacık bir yuva kurup hayatı hep paylaşacak;
kırılan temiz kalbimi heyecandan durduracak,
yalnızca benim olacak bir sevgili istiyorum,
yalnız benim olacak bir sevgili istiyorum.
Sadece bir tek arzum var hayırlı günler doğacak,
hayalse bu yazdıklarım rüyalar gerçek olacak;
aşkın tarifi yok başka beni baştan yaratacak,
yalnızca benim olacak bir sevgili istiyorum,
yalnız benim olacak bir sevgili istiyorum.
Bilmeden kirarsam eger kalbini
Bu cani ölüme bedel sayarim
Olurda söylemez isen derdini
Inan hayatimdan bile cayarim
Dayanamam sulu gözlerine yar
O gözlerin bende hatirasi var
Olmasin kederle dolan bir pinar
Yoksa bakisina gönül koyarim
Revnakli simanin güzelligine
Gipta etmek düser sevdicegine
Böyle bir sevdanin bitecegine
Ölümle kendime nikah kiyarim
Gönül dairende yerim var ise
Kulak vermelisin bu hazin sese
Kalbin çok degil de biraz dinlese
Sagir dünyaya bu aski yayarim
Saatler yine seni vuruyor
Gecenin en dip yerinde
Düşünmekteyim,
Kimse anlamasın,
Kimse görmesin diye
Seni seviyorum
Yüreğimin en ulaşılmaz, en çocuk
En masum yerinde seni öpüyorum
Bazen nefret ediyorum senden
Ama en nefret ettiğim anlarda
Daha bir farklı seviyorum seni
Bir ananın ,
Yavrusunu sevdiği gibi
Okşuyorum yüzünü, ellerini
İşte ozaman yaşadığımı anlıyorum
Sen zamansın ,
Yanındayken herşey avuçlarında
Sen aşksın ,
Sen hüzünsün
Sen, artık bensin..
Aşk
Sert rüzgarlarin ardından kırılan dallar ve yapraklar..
Belki bir son bahar akşamına doğru...
Belki bir öğlen vakti..
Aşık olmak için zaman ne kadar önemli ki..
Ama illa bir bahar zamani...
Özelikkle son bahar..
Şarabin sigara dumanı ile dansi,
Belki ağızda bir tango mısrası..
Küçük ellerinde hafif ter..
Yüreğinde bir kuş ..
gözlerinde buğu..
Sevmek için acele etmek mi doğru...
Belkide bir dahaki bahara..
Ama olesine bir sevgi istediğim
Öyle bir sevgi ki...
Herşeyden kutsal!!ansız uyanırsan gecenin bir yerinde
Gözlerin uY
O
RUM